ANA SAYFA BAKAN KURUMSAL BİRİMLER BASIN FAALİYETİ HİZMETLER SİTE HARİTASI
Bakanlık Geri
Bakan Yaşar GÜLER

Yaşar GÜLER

Bakan

1954 doğumlu olan Yaşar GÜLER, Teğmen rütbesiyle 1974’te Kara Harp Okulundan ve 1975’de Muhabere Okulundan mezun olmasını müteakip 1975-1984 yıllarında çeşitli birliklerde Muhabere Takım ve Bölük Komutanlığı görevlerinde bulunmuştur.

1986’da Kara Harp Akademisinden, 1988’de Silahlı Kuvvetler Akademisinden mezun olduktan sonra Kurmay subay olarak sırasıyla; Yurt İçi Bölge Komutanlığı Harekât Başkanı (1986-1988), Kara Kuvvetleri Denetleme ve Değerlendirme Başkanlığı Plan Subayı (1988-1991), 12’nci Piyade Tümen Komutanlığı Harekât ve Eğitim Şube Müdürü (1991-1992), Silopi’de İç Güvenlik Tabur Komutanı (1992-1994), Bosna-Hersek Türk Tugayı Komutan Yardımcısı (1994-1995), Başbakanlık Askerî Başdanışmanlığı Proje Subayı (1995-1997), Napoli/İtalya’da konuşlu NATO Güney Bölge Komutanlığı Muhabere Başkan Yardımcısı (1997-1999), Barış İçin Ortaklık Eğitim Merkezi Komutanı (1999-2000), Genelkurmay Başkanlığı Tatbikatlar Şube Müdürü (2000-2001) olarak görev yapmıştır. 2001 yılında ise Tuğgeneralliğe terfi etmiştir.

Tuğgeneral rütbesiyle 10’uncu Piyade Tu...

Devamı

MSB | T.C. Millî Savunma Bakanlığı

MAYIN FAALİYETİ HAKKINDA MERAK EDİLENLER


  • Millî Mayın Faaliyet Merkezinin görev ve sorumlulukları, 10/07/2018 tarihli ve 30474 sayılı Resmî Gazete ’de yayımlanan 1 sayılı Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 342‘nci maddesinde düzenlenmiştir. Bu kapsamda;

    (1) Mayın/patlamamış mühimmat tehdidini ortadan kaldırmak amacıyla, ilgili bakanlıklar, kurum ve kuruluşlar ile işbirliği yaparak; milli politika, strateji, öncelikler ve iş planlarını içeren milli mayın faaliyet planının oluşturulması amacıyla çalışmalar yapmak ve Bakanın onayına sunmak,

    (2) Mayın faaliyet planını uygulamak, yürütülen faaliyetleri takip ve kontrol etmek, aksaklıklarla ilgili tedbir almak,

    (3) Millî mayın temizleme standartlarını hazırlamak, güncellemek ve yayımlamak,

    (4) Mayın ve/veya patlamamış mühimmat faaliyetlerinin ulusal düzenlemelere ve uluslararası mayın temizleme standartlarına uyumlu olarak yürütülmesini sağlamak,

    (5) Mayın ve/veya patlamamış mühimmat faaliyetleri konusundaki gelişmeler hakkında Bakana rapor vermek,

    (6) Mayın ve/veya patlamamış mühimmat mağdurlarına yardım konusunda, yasal düzenlemeler kapsamında yürütülen işlemleri takip etmek ve gerektiğinde iyileştirici önlemler alınmasına yönelik girişimlerde bulunmak,

    (7) Mayın ve/veya patlamamış mühimmat içerdiği bilinen veya şüphelenilen alanlara ilişkin bilgileri, bu kapsamda gerçekleştirilen keşif faaliyetlerini, bu alanların bulundukları bölgeye, bölge halkına ve ulusal menfaatlerimize etkisini, söz konusu alanların temizlenmesinin sağlayacağı fayda ve mahsurları, temizlenen alanlara ilişkin bilgi ve raporları, mayın ve patlamamış mühimmat kaza ve olayları ile bu kaza ve olaylardan etkilenenlere ilişkin detaylı ve istatistiki bilgileri, mayın risk eğitimi kapsamında gerçekleştirilen ve planlanan işlemleri, ayrıca mayın faaliyetleri kapsamında ihtiyaç duyulan her türlü bilgiyi takip etmek, yönetmek ve istatistiki veriler üretmek maksadıyla, mayın faaliyetleri bilgi yönetim sistemini kurmak ve işletmek,

    (8) Mayın ve/veya patlamamış mühimmat sorunu ve toplum üzerindeki farklı etkilerine ilişkin ayrıntılı değerlendirme yapmak amacıyla bilgi toplama ve analiz sistemi tesis etmek,

    (9) Merkezin faaliyetlerinin etkili yönetimini sağlamak amacıyla ihtiyaç duyulacak iç sistemleri ve usulleri oluşturmak,

    (10) Mayın ve/veya patlamamış mühimmat faaliyetini gerçekleştirecekleri akredite etmek, yapacağı denetimlerde aykırı bir durum tespit etmesi hâlinde akreditasyonları iptal etmek,

    (11) Kalite güvence ve kalite kontrol faaliyetleri ile sertifikasyon işlemlerini gerçekleştirmek,

    (12) Yurtiçinde gerçekleştirilecek insanî amaçlı mayın ve/veya patlamamış mühimmat temizleme faaliyetlerini planlamak ve yönetmek, belirlenen esaslara uygun olarak gerçekleştirilmesini takip etmek,

    (13) Yurtiçinde her türlü insanî maksatlı mayın faaliyeti icra edecek olan kurum, kuruluş, firma, komutanlık/birliklerin görevlendirmesini yapmak, takip ve kontrolünü sağlamak,

    (14) Mayın/patlamamış mühimmat kazalarının yaşanmasını önlemek maksadıyla, mayın risk eğitimine yönelik politikalar belirlemek, bu faaliyetleri planlamak, belirlenen esaslara uygun olarak gerçekleştirilmesini takip etmek, ilgili kurum ve kuruluşlar ile yürütülmesini sağlamak,

    (15) Yurtiçi ve yurtdışındaki kurum ve kuruluşlarla gerekli koordinasyon ve işbirliğini sağlamakla görevlidir.

    *4536 sayılı “Denizlerde ve Yurt Yüzeylerinde Görülen Patlayıcı Madde ve Şüpheli Cisimlere Uygulanacak Esaslara İlişkin Kanun” kapsamında yürütülen faaliyetler Millî Mayın Faaliyet Merkezi Daire Başkanlığının görev kapsamı dışındadır.

  • Mayın ve patlamamış mühimmat temizliğine yönelik çalışmaların büyük bir çoğunluğu Millî Savunma Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı unsurları tarafından yapılmaktadır. Bu faaliyetlerin yanında Avrupa Birliği, Katılım Öncesi Mali Yardım Aracından (IPA) alınan bütçe ve Milli bütçeden sağlanan katkı ile yürütülen “Türkiye’nin Doğu Sınırlarında Mayın Temizlenmesi ve Sınır Denetim Kapasitesini Artırarak Sosyo-Ekonomik Gelişimin Sağlanması Projesi (DSMTP)” mayın temizliği ve teknik olmayan keşif faaliyetleri yapılmaktadır.

    Türkiye’de mayın faaliyetlerinin emniyetli ve etkin bir şekilde icra edilebilmesi maksadıyla, Uluslararası Mayın Faaliyet Standartları (International Mine Action Standarts –IMAS) minvalinde Millî Mayın Faaliyet Standartları (MMFS) ve Milli Mayın Faaliyet Standart Uygulama Talimatı (MMFSUT) yayımlanmıştır.

    Mayın Faaliyetleri Bilgi Yönetim Sistemi (Information Management System for Mine Action-IMSMA) Millî Mayın Faaliyet Merkezi bünyesinde kurularak mayın faaliyetlerin tüm aşamaları kayıt altına alınmakta ve bu veri akışı sayesinde sahada yapılan faaliyetler yönetilebilmektedir.

    Kurulduğu günden itibaren hızlı bir gelişim gösteren Millî Mayın Faaliyet Merkezi bünyesinde kurumsal kapasite oluşmuştur. Dost ve kardeş ülkelerde devam eden mayın faaliyetlerine katkı sağlanmaktadır.

    Mayın faaliyetlerinin yerli ve milli imkânlarla sürdürülmesi ve Türk Silahlı Kuvvetlerinin ihtiyaçlarının karşılanması konusunda yapılan çalışma sonucu ASFAT A.Ş. ile yapılan ortak çalışma ile Mekanik Mayın Temizlik Teçhizatının (MEMATT) geliştirilmesine katkı sunulmuştur. Millî Mayın Faaliyet Merkezi tarafından yapılan performans, beka, kabul saha testleri ile akredite edilerek uluslararası piyasada ilgi gören bir savunma ürün haline gelmiştir. Bunun sonucu olarak Mekanik Mayın Temizlik Teçhizatı (MEMATT) mayın ve patlamamış mühimmat ile mücadele eden Azerbaycan, Burkina Faso ve Togo’ya ihracatı gerçekleştirilmiş olup diğer dost ülkelere ihracatına ilişkin de çalışmalar devam etmektedir. Bununla birlikte ülkemizde çok sayıda firma tarafında mayın faaliyetlerinde kullanılan yerli teçhizat, detektör vb. ürünler üretilmektedir.

    Millî imkânlar ile mayın ve patlamamış mühimmat temizliği konusunda çalışmalar devam etmekle birlikte yerli firmalarımızın akredite edilmesi ve uluslararası alanda mayın faaliyetlerinin sürdürülmesi amaçlanmaktadır.

  • Soğuk Savaş döneminin sona ermesiyle değişen güvenlik ihtiyaçları neticesinde, anti-personel mayınların kullanılmasına karşı oluşan ulusal ve uluslararası kamuoyuna olumlu yaklaşan Türkiye, mayın sorununun çözümüne ilişkin 17 Ocak 1996 tarihinde anti-personel mayınların kullanılmasını yasaklayan bir bildirge yayımlamıştır. 1996 yılında anti-personel mayınların kullanılmaması yönünde iradesini ortaya koymuş ve 26 Ocak 1998 tarihinde ise Türk Silahlı Kuvvetleri yayımladığı emirle anti-personel mayınların kullanılmasını tamamen yasaklamıştır.

    1982 yılında imzalanan “Aşırı Derecede Yaralayan ve Ayırım Gözetmeyen Etkileri Bulunan Belirli Konvansiyonel Silahların Kullanımının Yasaklanması veya Sınırlandırılması Sözleşmesi’nin (BKSS Sözleşmesi)” 1’inci, tadil edilmiş 2’nci ve 4’üncü protokollerini 21 Ekim 2004 tarihinde kabul etmiştir.

    Aynı yıl Anti-Personel Mayınların Kullanımının, Depolanmasının, Üretiminin ve Devredilmesinin Yasaklanması ve Bunların İmhası Sözleşmesi’ne (Ottava Sözleşmesi) taraf olan Türkiye, 2015 yılında, 6586 sayılı Millî Mayın Faaliyet Merkezi Daire Başkanlığının (MAFAM) kurulmasına ilişkin Kanun’u kabul ederek bu konudaki kararlılığını ortaya koymuştur.

    Türkiye, 01 Mart 2004 tarihinde taraf olduğu Ottava Sözleşmesi kapsamında, sınırları içerisindeki mayınla kirletilmiş alanları 01 Mart 2014 tarihine kadar temizlemeyi taahhüt etmiştir. 5903 sayılı “Türkiye Cumhuriyeti Devleti İle Suriye Arap Cumhuriyeti Devleti Arasındaki Kara Sınırı Boyunca Yapılacak Mayın Temizleme Faaliyetleri İle İhale İşlemleri Hakkında Kanun” kapsamında özel firmalar vasıtasıyla mayın temizliği projesi oluşturulmuştur. Ancak, Türkiye’nin yakın coğrafyasında meydana gelen siyasi istikrarsızlık nedeniyle mevcut proje 17 Haziran 2013 tarihinde iptal edilmiştir. Bu nedenle Ottava Sözleşmesi’nin 5’inci madde yükümlüğünün yerine getirilmesi maksadıyla 01 Mart 2022 tarihine kadar süre verilmiştir. 15-19 Kasım 2021 tarihinde yapılan 19’ncu Ottava Sözleşmesi Taraf Devletler Toplantısında mayın ile kirletilmiş alanların temizlenmesi konusunda 2025 yılı sonuna kadar ek süre alınmıştır.

    Bu kararlılık doğrultusunda Türkiye, “2025 Yılı Mayınsız Dünya” hedefine paralel olarak toprağa gömülü mayınların tamamını temizleme ve ülkeyi mayın ve patlamamış mühimmattan arındırılmış, insanların mayın riskine maruz kalmadan yaşayacağı ülke haline getirmeyi amaçlamaktadır.

  • Mayın ve patlamamış mühimmatın bulunduğu teyit edilmiş veya şüpheli alanın herhangi bir amaçla (tarım, hayvancılık, sanayi, kamu yatırımları vb.) kullanıma açılmasına yönelik, zaman ve maliyet baskısı olmadan, çalışanların ve üçüncü şahısların can güvenliğine öncelik verilerek sürdürülen temizlik faaliyetleri, mayın stoklarının imha edilmesi, mayın ve patlamamış mühimmat risk eğitimi verilmesi, mayın mağdurlarına yardım ve mayın karşıtı faaliyetlerin tamamını ifade eder.

    Mayın faaliyetleri ile bu riskten vatandaşlarımızın uzak tutulması, vatan toprağının (metal, kimyasal vb. maddelerden) temizlenmesi ve bu riske karşı farkındalığın sağlanması amaçlanmaktadır.

  • Ülkemizde yürütülen insanî maksatlı mayın temizliği ile ilkel bir savunma aracı olan mayınlar ülkemiz topraklarından temizlenerek kurumlarımızın işbirliğinde sınır boyunca, yasa dışı geçişleri engelleyecek modüler duvar, zırhlı araçlar ve kulelerden oluşacak ileri teknolojiye sahip, gelişmiş ve insanî bir güvenlik sistemi kurulacak, bu teknoloji yoğun modern Entegre Sınır Fiziki Güvenlik Sistemi Türkiye’nin sınırlarının etkin şekilde korunmasına katkı sağlayacaktır.

    Patlamamış mühimmat ile kirletilmiş alanların temizlenmesi ile bu alanların tarım, sanayi, kamu yatırımları vb. alanlarda değerlendirilmesi sağlanmaktadır. Temizliği yapılan alanlar, erişilebilir olması ile ülkemiz sosyal ve ekonomik faaliyetlerinde değerlendirilecektir.

  • Anti-Personel kara mayınları ülkemizde; 1956 yılından itibaren Türkiye-Suriye sınırında soğuk savaş savunma stratejisi, güvenlik ve kaçakçılığın önlenmesi amacıyla kullanılmaya başlanmış, 1993-1997 yılları arasında gerçekleşen terör eylemleri sonrasında Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde askerî bölgelerin güvenliğinin sağlanması ve sınır güvenliğini güçlendirmek maksadıyla döşenmiştir.

    Patlamamış mühimmat ile kirletilmiş alanlar, güvenlik güçlerinin geçmişte eğitim/tatbikat amacıyla kullandığı ve artık kullanımına ihtiyaç kalmayan, mühimmat tehdidinden arındırılarak sosyal ve ekonomik amaçlı kullanılmasının uygun olacağı değerlendirilen alanlardır.

    Tüm bu alanlar ülkemiz insanı ve doğal yaşamına karşı tehlike oluşturmakta, kimyasal olarak toprağımızı kirletmektedir.

  • Ülkemizde bulunan mayın ve patlamamış mühimmat ile kirletilmiş bu alanların varlığı başta can güvenliğini tehdit etmekle beraber; uluslararası alanda Türkiye’yi baskı altında bıraktığı gibi ülke içerisinde de pek çok olumsuzluğu beraberinde getirmektedir. Bu kapsamda;

    (1) Terör tehdidi ve sınır güvenliği sebebiyle döşenmiş mayınlar, tarım ve hayvancılık faaliyetleriyle uğraşan bölge halkının can ve mal güvenliğini tehdit etmekte,

    (2) Mayın ve patlamamış mühimmatla kirletilmiş alanlar, tarihi zenginliklerimizin bulunduğu bölgelerde yürütülecek faaliyetlere engel olarak bu alanların değerlendirilmesinin ve kültürel mirasımıza dâhil olmasının önüne geçmekte,

    (3) Millî Park/Tabiat Parkı statüsü olduğu halde içerisinde kirletilmiş alan bulanan bölgeler doğal yaşamı tehdit etmekte,

    (4) Zamanla yerleşim bölgeleri içerisine dâhil olan kirletilmiş alanlar, söz konusu bölgenin kentleşmesini engelleyerek ekonomik kalkınmanın önüne geçmekte,

    (5) Sondaj ve sismik araştırma yapılacak bölgelerdeki mayın kirliliği, yeraltı zenginliklerimizin (petrol, doğalgaz vb.) ülke ekonomisine kazandırılmasına ve böylece dışa bağımlılığın azaltılmasına engel olmakta,

    (6) Enerji santrali (RES, GES vb.) kurulmasına elverişli olan bölgelerdeki mayın kirliliği, yatırımların gerçekleştirilmesine mani olarak enerji konusunda millî kaynakların kullanılmasının önüne geçmekte,

    (7) Mayın ve patlamamış mühimmat temizliğinin tamamlanmaması, askerî maksatlarla kullanımına ihtiyaç kalmayan arazilerin içerisinde yapılacak madencilik faaliyetlerine yönelik arama, işletme, ölçüm vb. çalışmaları engelleyerek ülke ekonomisine katkı sağlayacak faaliyetlere mani olmaktadır.

  • Mayın sorunu ülkemizde güvenlik güçlerimize, vatandaşlarımıza ve doğaya tehdit oluşturmaya devam etmektedir. 2010-2021 yılları arası dönemde ülkemizde 135’i yaralı ve 4’ü vefat olmak üzere toplam 139 vatandaşımız mayın kazaları sonucunda mayın mağduru olmuştur.

  • Ülkemizde mayın ve patlamamış mühimmat mağdurlarına yönelik kanunla belirlenmiş özel bir yardım programı veya mevzuat hükmü bulunmamakla birlikte 3294 sayılı "Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Kanunu" kapsamında vatandaşlarımıza gerekli destek (sosyo-ekonomik, psikolojik vb.) sağlanmaktadır.

    Mayın mağdurları, bağlı bulundukları mülki amirlikler (kaymakamlık ve valilik) kanalıyla, ilgili bakanlıklara mağduriyetlerini bildirir yazılı başvuru (sağlık raporları, olay yeri inceleme raporları vb. ekleyerek) yapmaları halinde söz konusu desteklerden faydalanmaları sağlanır.

  • 2020-2022 yıllarında icra edilecek “Türkiye Mayınlı Alanları Teknik Olmayan Keşif Projesi” kapsamında, mayınla kirletilmiş (mayın kazası riski bulunan) alan bulunan 2 ilde (Şanlıurfa ve Hakkâri), mayınlı bölgelere yakın köy, mezra gibi yerleşim yerlerinde ikamet eden vatandaşlara yüklenici firmanın eğitimli personelleri tarafından Patlayıcı Mühimmat Risk Eğitimi (PAMRE) verilmektedir.

    Jandarma Genel Komutanlığı ile imzalanan işbirliği protokolü kapsamında, mayınla kirletilmiş (mayın kazası riski bulunan) alan bulunan 11 ilde (Kars, Batman, Bingöl, Siirt, Tunceli, Şırnak, Diyarbakır, Mardin, Hakkâri, Van ve Bitlis) mayınlı sahalara yakın yerleşim yerlerinde yaşayan vatandaşlarımıza Patlayıcı Mühimmat Risk Eğitimi (PAMRE) verilmesi maksadıyla görevlendirilen personele PAMRE Eğitimleri verilmiş ve bölgelerde PAMRE eğitimleri verilmesi planlı bir şekilde devam etmektedir.

  • Mayın sorununa yönelik çalışmalar 1996 tarihine dayanmaktadır. Sorunun ortadan kaldırılmasına yönelik çalışmalar “Anti-Personel Mayınların Kullanımının, Depolanmasının, Üretiminin ve Devredilmesinin Yasaklanması ve Bunların İmhası Sözleşmesi ”ne (Ottava Sözleşmesi) taraf olduğumuz günden itibaren ivme kazanmıştır. 2021 tarihi itibariyle ülkemizde doğu ve güney sınırları ile iç bölgelerde yaklaşık 3800 adet alanda, yaklaşık 850 bin mayın bulunmaktadır. Bunların büyük bir bölümünü anti-personel kara mayınları oluşturmaktadır. Mayın ile kirletilmiş alanların büyüklüğü yaklaşık 145 milyon metrekaredir. Bu rakam gün geçtikçe azalmaktadır. Rakam büyük gibi gözükse de emniyet payları ile hesaplandığından gerçek “teyit edilmiş tehlikeli alan” miktarı daha azdır. 2021 yılında başlayan “Türkiye Mayınlı Alanları Teknik Olmayan Keşif Projesi” ile tüm mayınlı alanlar ziyaret edilecek “teyit edilmiş tehlikeli alanlar” belirlenerek net metrekare bilgisi ortaya çıkacaktır. Netleşecek olan “teyit edilmiş tehlikeli alanların” temizliği; zaman, personel ve maliyet etkin olarak planlanarak en kısa sürede mayın sorunundan ülkemiz arındırılacaktır.

  • Millî Mayın Faaliyet Merkezi, 10/07/2018 tarihli ve 30474 sayılı Resmî Gazete ’de yayımlanan 1 sayılı Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 342‘nci maddesi gereği ülkemizde insanî maksatlı mayın ve patlamamış mühimmat faaliyetlerini planlamak, yönetmek, koordinasyonu sağlamak ve gerçekleştirmek konusunda yetkili birimdir. Cumhurbaşkanlığının kararı ile görevlendirilmesi halinde yurtdışında da faaliyet gösterebilmektedir. Bu kapsamda, dost ve kardeş ülkelerimiz KKTC ve Azerbaycan’da insanî maksatlı mayın ve patlamamış mühimmat temizliğine yönelik projeler gerçekleşmiştir.

    Kamboçya Mayın Faaliyet ve Mayın Mağdurlarına Yardım Otoritesi (CMAA) ile mayın faaliyetlerine yönelik eğitim ve tecrübe paylaşımı hususunda 21 Ekim 2018 tarihinde “İyi Niyet Belgesi” imzalanmıştır. Önümüzdeki günlerde dost ve müttefik ülke Azerbaycan’ın Mayın Temizleme Millî Ajansı (ANAMA) ile insanî amaçlı mayın temizleme faaliyetleri çerçevesinde karşılıklı iş birliğinin yaratılması ve kazanılan tecrübenin aktarılması kapsamında İyi Niyet Belgesi imzalanacaktır.

  • Arazide mayın, patlamamış mühimmat olabileceğinden şüphelendiğiniz bir cisim (metal, paslı, koyu renkli vb. özellikte) ile karşılaştığınızda kesinlikle şüpheli cisim yerinden hareket ettirilmemeli, bu tip şüpheli cisimler ile oynanmayacağı konusunda özellikle çocuklar ve gençler uyarılmalı, bölgeden uzaklaşılmalı ve size en yakın güvenlik gücüne durum haber verilmelidir. Acil Çağrı Merkezi 112.

  • Türkiye-Suriye sınırında, soğuk savaş savunma stratejisi, güvenlik ve kaçakçılığın önlenmesi amacıyla 1956-1961 yılları arası mayınlı alanlar oluşturulmuştur. Aradan geçen süre boyunca, doğa olayları (arazi yangını, su baskını, taşkın, toprak kayması vb.), ilkel bir engel olması ve günümüzde sınır güvenliği fonksiyonunu yerine getirememesinden dolayı mayınlı alanların temizlenmesi ve Entegre Sınır Fiziki Güvenlik Sistemlerinin kurulması kararlaştırılmıştır. Engel vasfı kalmayan mayınların temizlenmesi mayın sorununun ortadan kaldırılması niyetini ülkemiz ilk olarak 1996 yılında beyan etmiştir. Taraf olduğumuz “Anti-Personel Mayınların Kullanımının, Depolanmasının, Üretiminin ve Devredilmesinin Yasaklanması ve Bunların İmhası Sözleşmesi” (Ottava Sözleşmesi) gereği de mayın faaliyetleri devam etmektedir.

    2009 yılında 5903 sayılı “Türkiye Cumhuriyeti Devleti İle Suriye Arap Cumhuriyeti Devleti Arasındaki Kara Sınırı Boyunca Yapılacak Mayın Temizleme Faaliyetleri İle İhale İşlemleri Hakkında Kanun” kapsamında özel firmalar vasıtasıyla mayın temizliği projesi oluşturulmuştur. Ancak, Türkiye’nin yakın coğrafyasında meydana gelen siyasi istikrarsızlık nedeniyle mevcut proje 17 Haziran 2013 tarihinde iptal edilmiştir.

    Dere ıslahı projeleri, tarım alanı oluşturma projeleri ve Sınır Fiziki Güvenlik Sistemi projeleri kapsamında yapılan modüler beton duvar güzergâhı ile sınırlı olmak üzere Millî Savunma Bakanlığı bağlısı Özel Mayın Arama ve Temizleme (ÖMAT) birlikleri tarafından mayın temizliği faaliyetleri gerçekleştirilmektedir. Türkiye-Suriye sınır hattında 1956-1961 yılları arasında tesis edilen mayınlı alanların tamamı askeri yasak bölge statüsünde ve halen aktif olarak tehlike oluşturmaktadır.

    Yukarıda bahsedildiği gibi Türkiye-Suriye sınırında mayınlı alanlar bulunmaya devam etmektedir. Mayın temizliği yapılan bölgeler ilgili bakanlıklar tarafından kullanılmaktadır ve milli menfaatlerimize aykırı hiçbir oluşuma devredilmemiştir.

  • Ülkemiz; insan gücü, makine parkı ve organizasyon yeteneği bakımından Avrupa, Kafkaslar ve Ortadoğu bölgesinde önemli bir konuma sahip bir ülkedir. Çatışma, iç karışıklık ve terör sorunları yaşamış ülkelerin mayın ve patlamamış mühimmat ile kirletilmiş alanlarının halkın kullanımı ve ekonomiye kazandırılması önemlidir. Ülkemizde mayın faaliyetleri alanında çalışan veya çalışmak isteyen firmaların akredite olması bilgi ve tecrübeleri ile çevre ülkelerde hizmet ihracatçısı olması ülkemiz ekonomisine katkı sunacaktır. Bu ihtiyacı gören firmalar uluslararası ve milli standartlar çerçevesinde Millî Mayın Faaliyet Merkezi tarafından akredite edilmektedir. Bu firmalar gerekli belgeleri hazırlayarak Millî Mayın Faaliyet Merkezine başvurması gerekmektedir.

  • Anti-Personel Mayınların Kullanımının, Depolanmasının, Üretiminin ve Devredilmesinin Yasaklanması ve Bunların İmhası Sözleşmesidir. 164 devlet tarafından imzalanmıştır. Aralarında ABD, Rusya, İsrail gibi devletlerin bulunduğu devletler sözleşmeyi imzalamamıştır.

    Ottava Sözleşmesi tam metini için tıklayınız.

    Sözleşmeye taraf devletler listesi için tıklayınız.

    Sözleşmeye taraf olmayan devletler listesi için tıklayınız.

  • Kara, deniz ve hava araçlarını tahrip etmek veya hasara uğratmak, personeli öldürmek ve yaralamak suretiyle muharebe edemez duruma getirmek amacıyla, bir kap içerisine yerleştirilmiş olan patlayıcı, aydınlatma veya kimyasal harp maddelerini ifade eder.

  • Bir insanın mevcudiyeti, yaklaşması veya teması ile patlamak üzere tasarlanmış ve patlamasıyla bir veya daha fazla insanı iş yapamaz duruma getirecek, yaralayacak veya insanı öldürecek olan mayındır.

  • Bir tankın veya bir başka aracın mevcudiyeti, yaklaşması veya teması ile patlamak üzere tasarlanmış ve patlamasıyla aracı tahrip etmek veya hareketsiz hale getirmek amacıyla imal edilmiş mayındır.

  • İşleme tabi tutulmuş, tapalanmış, kurulmuş veya kurulmamış, kullanılmak üzere hazırlanmış veya kullanılmış ancak işlevini yerine getirmede başarısız olmuş mühimmatı ifade eder.

  • İşleme tabi tutulmuş, tapalanmış, kurulmuş veya kurulmamış, kullanılmak üzere hazırlanmış veya kullanılmış ancak işlevini yerine getirmede başarısız olmuş mühimmatı ifade eder.

  • Mayın veya patlamamış mühimmat kirlenmesinin nerede mevcut olduğu, nerede mevcut olmadığını daha iyi tanımlamak, kanıtlar sağlamak suretiyle saha devri önceliklendirmesi ve karar süreçlerini desteklemek amacıyla, mayın veya patlamamış mühimmat kirlenmesinin mevcudiyeti, tipi, dağılımı, çevresi hakkında, teknik müdahaleler kullanılmaksızın verilerin toplanması ve analizi demektir.